Doğumdan Sonra Rahimde Parça Kalması Belirtileri Nelerdir?

Yeni doğum yapmış hemen her annenin ortak sorunu doğum sonrası rahimde parça kalması şüpheleridir. Bu sorun özellikle doğum sonrası rahim sancısı çeken anneleri daha fazla tedirgin etmektedir. İşte bu sebepledir ki bu makalemizde doğum yapmış annelerin veya yapacak anne adaylarının aklındaki bu şüpheleri bir nebze de olsa giderebilmek adına faydalı olacağını umduğumuz arama motorlarında çokça sorgulatılan doğumdan sonra rahimde parça kalması belirtileri ve şüpheleri başlıklı konuyu masaya yatırmış bulunmaktayız. Şimdiden geçmiş olsun diyerek yazımıza başlıyoruz efendim.

Doğumdan Sonra Rahimde Parça Kalması Belirtileri Nelerdir?

  1. Uzun Süreli Doğum Sonrası Kanama

Tutulan plasenta parçalarının en yaygın belirtilerinden biri, loşi olarak da bilinen aşırı veya uzun süreli doğum sonrası kanamadır. Doğumdan sonra birkaç hafta kanama normal olsa da, bu kanama zamanla giderek azalmalıdır. Kanama başlangıçta azaldıktan sonra şiddetli kalırsa veya daha da kötüleşirse, bu tutulan doku varlığını gösterebilir. 

  1. Büyük Kan Pıhtıları

Doğum sonrası ara sıra kan pıhtılarının geçmesi yaygındır, ancak büyük veya sık pıhtılar tutulan parçaların bir işareti olabilir. Pıhtıların boyutu önemlidir; büyük pıhtılar (özellikle bir golf topundan büyük olanlar) daha fazla değerlendirme gerektirir. 

  1. Kalıcı Karın Ağrısı veya Kramplar

Rahim gebelik öncesi boyutuna dönmek için kasılırken hafif kramplar normal olsa da, yoğun veya kalıcı ağrı tutulan plasenta parçalarına işaret edebilir. Bu rahatsızlık, şiddetli adet kramplarına veya hatta doğum sancılarına benzeyebilir. 

  1. Kötü Kokulu Akıntı

Vajinal akıntıda kötü koku olması da olası bir uyarı işaretidir. Bu, bakteri üreme alanı haline gelebilecek tutulan dokudan kaynaklanan enfeksiyonun bir sonucu olabilir. Kötü kokulu bir akıntı, bir enfeksiyona işaret edebileceği için göz ardı edilmemelidir. 

  1. Ateş ve Titreme

Doğumdan sonraki günlerde veya haftalarda ateşin gelişmesi tipik değildir ve tutulan dokudan kaynaklanan bir enfeksiyona işaret edebilir. Titreme ve yorgunluk gibi eşlik eden semptomlar, vücudun bir enfeksiyonla savaştığını ve acil tıbbi müdahale gerektirdiğini gösterebilir. 

  1. Emzirmede Zorluk veya Düşük Süt Üretimi

Bazen süt üretimini etkileyen hormonal değişiklikler tutulan plasenta parçalarından kaynaklanabilir. Vücut, süt üretimini etkileyen belirli gebelikle ilgili hormonları üretmeye devam edebilir ve bu da bazı anneler için emzirmeyi zorlaştırır. 7. Rahim Hassasiyeti veya Şişmesi 

Rahim anormal derecede hassas veya dokunulduğunda şişmiş hissediliyorsa, bu tutulan dokunun başka bir göstergesi olabilir. Şişme, iltihaplanma veya enfeksiyondan kaynaklanabilir ve bir sağlık hizmeti sağlayıcısı tarafından daha fazla muayene gerektirebilir. 

Sezaryen Sonrası Dikiş Ağrısı Nedenleri Nelerdir? 

Sezaryen, yaygın olarak sezaryen olarak bilinir ve annenin karnında ve rahminde kesiler yoluyla bir bebeği doğurmak için kullanılan büyük bir cerrahi işlemdir. Ameliyat hem anne hem de bebek için hayat kurtarıcı olabilirken, özellikle sezaryen sonrası dikiş ağrısını yönetmeye gelince iyileşme zor olabilir. Sezaryen sonrası dikiş ağrısı yaygındır ve nedenlerini, etkili çözümlerini ve iyileşme ipuçlarını anlamak iyileşmede önemli bir fark yaratabilir. 

Sezaryen Sonrası Dikiş Ağrısı 

Sezaryen sonrası, anneler iyileşme sürecinin doğal bir parçası olarak dikiş ağrısı yaşayabilir. Bu ağrı, kesi yeri, dikişler ve ameliyattan dolayı ağrıyan derin doku dahil olmak üzere çeşitli kaynaklardan kaynaklanır. Herhangi bir ameliyatta olduğu gibi, vücudun bir kesi travmasından iyileşmesi için zamana ihtiyacı olduğunu unutmamak önemlidir. 

Sezaryen sonrası dikiş ağrısı, sezaryen türü, kişisel ağrı toleransı ve herhangi bir komplikasyon olup olmadığı gibi faktörlere bağlı olarak yoğunluk bakımından değişebilir. Ağrı, hafif rahatsızlıktan daha keskin, bıçak saplanır gibi ağrılara, özellikle hareket ederken, öksürürken veya hapşırırken olabilir. 

Sezaryen Sonrası Dikiş Ağrısının Sebepleri Nelerdir? 

Sezaryen sonrası yaşanan ağrıya birkaç faktörler şunlardır; 

  • Kesi İyileşmesi: Ağrının en yaygın nedeni, kesinin kendisinin iyileşmesidir. Vücut, karın ve rahimdeki dokuları kapatmak ve onarmak için çalışır ve bu da bölgede ağrıya ve hassasiyete yol açar. 
  • Sinir Yenilenmesi: Ameliyat sırasında bazı sinirler kesilir ve bu da kesi bölgesinde uyuşmaya neden olabilir. Bu sinirler yenilenirken karıncalanma, yanma veya bıçak saplanması hissi oluşabilir. 
  • Kas Ağrısı: Sezaryen sırasında karın kasları genellikle manipüle edilir. İşlemden sonra, bu kaslar ağrıyabilir veya zorlanabilir ve bu da rahatsızlığa neden olabilir. 
  • İç Dikişler: İşlemin türüne bağlı olarak, kesiyi kapatmak için dikişler veya zımbalar kullanılabilir. Bu dikişler eridikçe ve dokular iyileşmeye başladıkça, biraz ağrı veya çekme hissi oluşabilir. 
  • Yara Dokusu Oluşumu: Kesinin etrafında yara dokusu veya yapışıklıkların oluşması, çevredeki dokulara bağlandığı için sertliğe ve ağrıya yol açabilir. Bu, özellikle hareketi kısıtlıyorsa, ek rahatsızlığa neden olabilir. 
  • Enfeksiyon: Bazı durumlarda, kesi yeri çevresinde veya içeride enfeksiyon, yoğun ağrıya, ateşe veya kızarıklığa neden olabilir. Bu belirtilerden herhangi biri ortaya çıkarsa, derhal bir sağlık uzmanına danışmak çok önemlidir. 

Sezaryen Sonrası Dikiş Ağrısı Ne Kadar Sürer? 

Sezaryen sonrası dikiş ağrısının süresi değişir. Çoğu anne, ameliyattan sonraki ilk iki hafta içinde en yoğun ağrıyı yaşar ve zamanla kademeli olarak rahatlar. Doğumdan sonraki altı hafta içinde, birçok kadın ağrının önemli ölçüde azaldığını fark eder, ancak bazıları kesi bölgesinde birkaç ay boyunca hafif rahatsızlık hissedebilir. 

Kadınların küçük bir yüzdesi için, yara izi bölgesinde kalıcı ağrı daha da uzun sürebilir, özellikle yapışıklıklar gibi altta yatan sorunlar varsa. Bir sağlık uzmanıyla düzenli takipler, iyileşmeyi izlemeye ve devam eden ağrıyı gidermeye yardımcı olabilir. 

Doğum Sonrası Atoni Nedir? 

Doğum sonrası atoni, uterus atoni olarak da bilinir, uterusun doğumdan sonra etkili bir şekilde kasılmadığı tıbbi bir durumdur. Bu durum, dünya çapında anne ölümlerinin en yaygın nedeni olan doğum sonrası kanama da dahil olmak üzere ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Doğum sonrası atoniyi, nedenlerini, belirtilerini ve tedavi seçeneklerini anlamak, yeni anneler, aileleri ve sağlık profesyonelleri için kritik öneme sahiptir. 

Doğum sonrası atoni, bebeğin doğumundan sonra uterusun yeterli şekilde kasılmaması anlamına gelir. Doğumdan sonra uterus, genellikle plasentanın bağlandığı kan damarlarını sıkıştırmaya yardımcı olmak için kasılır ve kanamayı etkili bir şekilde durdurur. Doğum sonrası atoni vakalarında, bu kasılmalar zayıftır veya yoktur ve aşırı kan kaybına veya doğum sonrası kanamaya yol açar. Uterin atoni, doğum sonrası kanama vakalarının %80’ine kadarını oluşturur ve bu da derhal teşhis ve yönetimin önemini vurgular. 

Doğum Sonrası Atoni Nedenleri Nelerdir? 

Doğum sonrası atoni oluşumuna çeşitli faktörler katkıda bulunabilir. Bu nedenleri anlamak, sağlık uzmanlarının bir annenin risk seviyesini değerlendirmesine ve önleyici tedbirler almasına yardımcı olabilir: 

  • Aşırı Gergin Rahim: Rahim normal kapasitesinin ötesinde gerildiğinde, doğumdan sonra iyi kasılmayabilir. Aşırı gerilme, çoklu gebeliklerde, iri bebeklerde veya aşırı amniyotik sıvı durumlarında ortaya çıkabilir. 
  • Uzun Doğum: Uzun veya zor bir doğum, rahim kaslarını yorabilir ve doğumdan sonra etkili bir şekilde kasılmalarını zorlaştırabilir. 
  • Hızlı Doğum: Uzun bir doğum bir risk faktörü olsa da, çok hızlı bir doğum (üç saatten kısa süren) normal kasılma sürecini bozarak rahim atonisine yol açabilir. 
  • Yüksek Parite: Çoklu gebelik ve doğum yapmış kadınlarda, tekrarlayan gebelikler zamanla uterus kaslarını zayıflatabileceğinden, uterus atonisine yakalanma riski daha yüksektir. 
  • İndüklenmiş veya Artırılmış Doğum: Oksitosin gibi ilaçlarla indüklenen veya diğer ilaçlarla artırılan doğum, uterus kasılmalarının doğal ritmini bozarak potansiyel olarak atoni oluşmasına yol açabilir. 
  • Koryoamniyonit: Fetal zarların bu enfeksiyonu uterusta iltihaplanmaya neden olabilir ve uterusun doğumdan sonra etkili bir şekilde kasılmasını zorlaştırabilir. 
  • Anestezi: Doğum sırasında kullanılan bazı anestezik ilaçlar uterus kaslarını çok fazla gevşetebilir ve uterusun doğumdan sonra kasılmasını zorlaştırabilir. 
  • Diğer Tıbbi Durumlar: Obezite, preeklampsi ve pıhtılaşma bozuklukları gibi sağlık sorunları doğum sonrası atoni riskini artırabilir. 
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

error: Content is protected !!