Madalyonun İçi Kitap Özeti

15.02.2022
1.509
Madalyonun İçi Kitap Özeti

Madalyonun içi kitap özeti arayanlar için faydalı olabilecek bir yazı derledik. Psikiyatrist ve yazar Gülseren Budayıcı oğlunun 2004 yılında yayınlanan Madallionin Inside adlı kitabı birden fazla yaşam öyküsü içeriyor. “Bir Psikiyatristin Defterinden” sloganıyla okuyucularına ulaşan kitap, yazarının klinik deneyiminden yola çıkarak tüm toplumu odağına almaktadır. Psikiyatri, ilginç vakaları ve insanın özüne inen yaklaşımlarıyla toplumun en ilgi çekici alanlarından biridir. Psikiyatrinin uğraştığı zihinsel problemler de kurgu dünyasının en büyük ilham kaynakları arasındadır.

Madalyonun içi kitap özeti kapsamında, kurgu ve gerçeğin birbirini beslemesinin yanı sıra psikiyatri alanında yazılan tüm çalışmalar ve vaka hikayeleri başlı başına büyüleyici metinler olarak öne çıkıyor. Psikiyatri ve edebiyatın iç içe geçtiği dünyada pek çok örneğe rastlamak mümkündür. Ancak her toplumun kendine özgü normları olduğu için psikiyatrik vakaların çeşitliliği ve çözümleri buna göre şekillenmektedir. Çünkü bireyin iç dünyasına yön veren aslında onun sosyal çevresi yani toplumdur. Gülseren Budayıcı oğlunun kaleme aldığı Madalyonun İçi, Türk toplumunda yetişmiş çeşitli bireyleri ve onların iç dünyasını en çarpıcı biçimde ele alıyor. Bu kitap, sokakta yanından geçebileceğin sıradan bir insana ışık tutmaktadır.

Madalyonun İçi Kitap Özeti

Başlıklar

Rezzan adında bir kız getirilir. Kız halkın içinde saldırır, kimse onu tutamaz. Doktoru çağırırlar, güzelce ve sakince konuşurlar ve odasına götürürler. Doktor neden bu durumda olduğuna dair bir açıklama ister. İş yerindeki bir meslektaşım onu saplantılı bir şekilde sevdiğini düşünüyor. Arkadaşının onu izlediğini ve dinlediğini söylüyor. Bu durumdan sonra kızın psikolojisi düzelmedi. Sürekli paranoyak davranışlar sergiliyor.

Doktorun Jale isimli bir hastası bir yıl önce tedaviye geldi. Yine eşiyle sorunları olduğu için geri dönmek zorunda kaldı. Jale, kocasının artık onu sevmediğini düşündükçe daha da kötü olmuştur. Ondan sonra olanlar oldu. Durumu gören eşi son çare olarak psikolojik olabileceğini düşünür ve onu psikiyatriye götürür. Daha iyi olacak, daha iyi olacak. Bir yıl sonra doktor iyileştiğini söylüyor, diyor. Jale senden sonra ne olduğunu söylüyor doktor. Dayak yemekten kızardığımı söylüyor.

Sorunlarından bahsetmeye başlar. Tedavinin olumlu sonucunun ardından işe giderken bakımlı bir hanımefendi oldu. İş arkadaşlarından biriyle uğraşıyor. Bunu karısına kolayca açıklar. Bir süre sonra eşi işyerini değiştirir ve iş arkadaşına bu ilişkinin uygun olmadığını söyler. Bir süre sonra kendisine bir mektup gelir. Mektupta beni tanımadığın yazıyor ama seni çok seviyorum. Bu Jale’nin dikkatini çekmiştir.

Mektubu karısına gösterir ve kim olduğunu bulmaya çalışırlar, ancak bulamazlar. Şimdi, bu yazışma her zaman Jaleden’ de bir cevap buluyor. Sonunda buluşmaya karar verirler. Jale gitmek ya da gitmemek konusunda çok düşünür ama yine de gitti. Mektup yazdığı adamın kocası olduğu toplantıya gider. Şok edici. Karısı senin gelmeyeceğini düşündüğünü söyledi. Sonra onu eve götürür ve güzelce döver. İlişki bir süre akşamları kavga ve gürültü şeklinde devam eder. Sonra geceleri yatağa girdiğinde normal eşler gibi davranma şeklini alıyor. Bu durumdan çocuklarının da etkilendiğini düşünürler ve bunun normal bir ilişki olmadığını anlarlar ve psikiyatriye gitmeye karar vermektedirler.

Gülben adında bir hasta gelir. Onun sorunu, geceleri işemesidir. Bundan utanıyor ve ailesinin ona sümüklü böcek dediğini söylüyor. Doktor ailesiyle ilgili sorular sorar, net cevaplar vermez ve çok da açılmak istemez. İlk seansta ona içmesi için ilaç verir. Sonra odadan çıkıyor. Rezzan geçen haftadan daha iyi. Ancak doktora anlattıklarından da anlaşılacağı gibi paranoyak bir kişiliğe sahiptir.

Bir erkeğin sürekli izlediğini ve dinlediğini düşünüyor. Sürekli kendini suçlar. Günahları olduğunu, onu asacaklarını iddia ediyor. Doktor bunun nedenlerini bulmaya çalışırken kendini suçlamaya devam eder. Seansın sonunda, doktor içeceği iki tablete çıkarır.

Gülben’in ablası Neriman gelir. Ellerindeki ve kollarındaki yaralar için geldiğini söylüyor. Aslında nedenini biliyorum, size anlatayım diyor. Babam yüksek kan şekeri nedeniyle hastaneye kaldırıldı.

Bu yüzden komşular bir an önce iyileşmek için bize geldiler. Onlar gittikten sonra tüm evin temizlenmesi gerekiyor. Bu temizlik 6 ay sürüyor, ailemiz çok zahmetli olduğunu söylüyor. Sabah bunu düşündükten sonra vücudumun bu hale geldiğini söyledi. Doktor ondan evin durumunu daha detaylı açıklamasını ister. Anneleri öldükten sonra kız kardeşleri evi devralır. İkisi de temizlikçidir. Her şey üç kez yıkanır, çamaşırlar elde yıkanır ve ardından makineye atılır. Gülben’in idrarını yaptığı çarşaflar bir torbaya konularak yıkanana kadar dairelerindeki boş dairelere götürülür.

madalyonun-ici-kitap-ozeti

Ama kaç yıldır onları yıkama sırası onlara gelmedi. Kısacası evin durumu içler acısı. Neriman onlara daha fazla dayanamadığı ve yorulduğu için doktora geldi. Babası için tüm bunlara katlanır. Çünkü kardeşler evi temizlemek için babalarına bakmazlar. Doktor dinledikten sonra ilaç verir ve içmesini söyler. Yiğit adında bir hasta gelir. Sıkıntısını anlatmaya başlar. Doktor, ilk konuşmalarından şizofreni teşhisi koyar. İnsanlarla iletişim kurmakta zorlanan bir kişiliğe sahiptir.

 Ailesi onun her zaman iyi, çalışkan, usta bir çocuk olmasını istemiştir. Ama bu olduğunda, arkadaşları kabul etmez. Lise son sınıfta kötü, yaramaz bir insan oldu. Bu durum ailesi ve okulu tarafından tuhaf bulunarak onu zor durumda bırakmıştır. Ailesi bu durumdan rahatsızdır, ona sürekli baskı yapmaktadırlar. İyi, dürüst bir insan olmak. Bu ikilemler arasında yaşamak zorundadır. Tıp fakültesini kazanır. Bu onun için bir fırsat. Ailesinden bağımsız bir hayat sürmenin iyi olacağını düşünüyor.

 Okula ilk başladığında insanlarla ilişkilerinde sorunlar yaşar. Şimdi yalnız kalmasının kendisine iyi geleceğini düşünüyor. Yurttan çıkar ve otele yerleşir. Okula gitmiyor, uzun süre yemek yemedi, uyumadı. Daha sonra doktora gitmeye karar verir. Doktor onu iyileştirmeye çalışır. Ailesini arar. Daha sonra hastanede bir süre tedavi edilir. İyileşir ama yine yalnızdır.

Rezzan, üç aydır evinde yoğun ilaç tedavisi görüyordur ve işine de gidememiştir. Tedaviye aksatmadan gidiyordu.

Ama durumu ise hiç iyi gitmiyordu. Annesi kocasından baskı gördü. O garip bir kadın. Belki o da akıl hastasıdır, o kadar. Doktor sorular sordukça tuhaf, ilginç cevaplar alır. Doktor temizlik derecesini sorar. Ayrıca en büyük kızı öldükten sonra iyi yükseldiğini söylüyor. Doktor en büyük kızının neden öldüğünü sorar. Annem bir gün kızımın arkadaşının doğum gününe gitmek için izin istediğini, izin vermediğimi, izin vermezsem kaçacağımı söyledi. Ben de onu odaya kilitledim, sonra komşular kızımın kendini balkondan attığını söyledi. Doktor duydukları karşısında şok olmaktadır.

Her şeyden önce annenin tedaviye ihtiyacı olduğunu düşünüyor. Kadına ne kadar çok soru sorarsa, o kadar tuhaf cevaplar alır. Ölen kızıyla hala iletişim kurduğunu söylüyor. Bunu duyan karısı, söyledikleriniz için onu azarlar. Kadın zorla getirdiğini söylüyor, ben burada konuşuyorum ve hemen odadan çıkmaktadır. Gülben, eşinin çeşitli yöntemlerle sağlığına kavuştu. Şu anda eşinin akrabalarıyla iletişim halinde. Neriman karısıyla mutludur. Safiye yetimhanesinde gönüllü anne olarak çalışmaya başlamıştır. Çöp apartman yıkıldı ve yerine yeni bir bina yapıldı.

Yazar bu kitapta kliniğine gelen hastalarının kırılmış, incinmiş, yorgun ve çaresiz yaşamlarını ele almaktadır.

Madalyonun içi kitap özeti kapsamında sizlere kitabı en iyi şekilde özetleyerek faydalı bir içerik hazırlamaya çalıştık. Eğer sizlerin de kitap hakkında fikir ve görüşleriniz varsa bizlere yorumlarınızı iletebilirsiniz.

Faydalı olabilecek diğer içerikler

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.