Bülent Ersoy’dan Sürpriz İtiraf!

25.02.2025
551

Ünlü diva Bülent Ersoy, Türkiye’nin tartışmasız en büyük ses sanatçılarından biri olarak, sıra dışı ve zorluklarla dolu bir hayat yaşadı. Cinsiyet değişim süreci, sahne yasağı, suikast girişimiyle böbreğini kaybetmesi, cezaevi yılları ve vatan hasreti… Şarkı söylenmesinin yasaklanması, kurşunlanarak böbreğini kaybetmesi, ceza evine girmesi, yıllarca ülke özlemi çekmesi ve daha saymakla bitmeyen ibretlik bir hayat hikayesi vardı, işte Bülent Ersoy’un bilinmeyen acılarla dolu hayatı…Tüm bu çalkantılı dönemlere rağmen sanatından ödün vermeyen Ersoy’un bilinmeyen acılarla dolu ibretlik hayat hikayesinin detayları makalemizde! Lütfen okumaya devam edin.

İşte Ünlü Diva Bülent Ersoy’un İbretlik Hayat Hikayesi

Bülent Ersoy, tartışmasız şekilde Türkiye’nin en büyük ses sanatçılarından biridir. Olağanüstü sesi, sahne gösterileri ve karızmasıyla milyonları kendisine hayran bırakan Ersoy’un hayatı, sayısız zorluk ve başarılarla doludur. Cinsiyet değiştirme ameliyatı, sahne yasağı, suikast girişimi sonucu bir böbreğini kaybetmesi, cezaevi günleri ve uzun yıllar memleket hasreti gibi saymakla bitmeyen bir öyküsü vardır. Attığı her adım, giydiği her kıyafet ve söylediği her sözle gündemden hiç düşmeyen Ersoy, Türk müziğinin efsane isimlerinden biri olmuştur.

Bülent Ersoy’un Sanat Yolculuğu
Bülent Ersoy, Malatya’da Bülent Erkoç adıyla doğdu. Ancak, İstanbul’un eski geleneklerine ve adabına sahip biri olarak yetişti. Müzik eğitimine Çok küçük yaşlarda başlayan sanatçı, Melahat Pars ve Rıdvan Aytan gibi usta isimlerden dersler aldı ve İstanbul Belediye Konservatuvarı’ndan mezun oldu.

1970 yılında, henüz 18 yaşındayken, Fıstıkağacı’ndaki Özlem Aile Gazinosu’nda ilk sahne deneyimini yaşayan Bülent Ersoy, aynı yıl Sunar Konser Bürosu tarafından düzenlenen ses yarışmasında birinci oldu ve profesyonel sanat hayatına adım attı.

1971’de çıkardığı ilk 45’liği “Lüzum Kalmadı – Neye Yarar Gelişin” ile büyük ses getirdi. Bu albümle birlikte gazinoların aranan ismi oldu ve büyük sahnelere davet edildi. 1974’te Maksim Gazinosu’nda sahne alarak gerçek bir assolist olarak parlamaya başladı.

Bülent Ersoy’un Dönüşümü ve Yasaklı Yılları
1970’li yıllar boyunca Türk müziğinin en büyük isimlerinden biri olan Ersoy, 1980’de sahne aldığı İzmir Fuarı’nda göğsünü açması nedeniyle soruşturmaya uğradı ve ardından bir hakime hakaret ettiği gerekçesiyle tutuklandı. Aynı dönemde 12 Eylül Darbesi nedeniyle travesti ve transseksüel sanatçıların sahneye çıkması yasaklandı ve Bülent Ersoy’un müzik kariyeri önemli bir engelle karşı karşıya kaldı.

14 Nisan 1981’de Londra’da cinsiyet değiştirme ameliyatı olan Ersoy, bu dönemi “ikinci doğum günü” olarak nitelendirdi. Ancak Türkiye, o dönemde cinsiyet değişikliğini tanımıyordu. 1983’te hukuken erkek olduğuna karar verildi ve ancak erkek kıyafetleriyle sahne alabileceği belirtildi. Bunun üzerine yurtdışında sanat hayatını sürdürmek zorunda kaldı.

1988’de, Turgut Özal’ın başkanlığında çıkarılan yasa ile cinsiyet değişikliğini hukuken tanıyan ilk Türk sanatçı oldu ve resmi olarak kadın kimliğini kazandı.

Müziğini ve Sanatını Tüm Dünyaya Taşıdı
Yasaklarla geçen yılların ardından, sahnelere muhteşem bir dönüş yapan Bülent Ersoy, “Ablan Kurban Olsun Sana”, “Sefam Olsun”, “Maazallah” gibi albümleriyle döneme damgasını vurdu.

Sanatçılığını dünyaya taşıyan Ersoy, 1980’de London Palladium, 1983’te Madison Square Garden ve 1997’de Olympia’da verdiği konserlerle Türk müziğini uluslararası arenaya taşıyan ilk sanatçı oldu.

Ekranlardaki Yeri ve Popüler Kültüre Etkisi
1995’te bir yıl boyunca Bülent Ersoy Show programıyla ekranlara gelen diva, 2000’li yıllarda ses yarışması jüri üyeliği yaparak televizyon kariyerine yeni bir soluk getirdi.

Efsanevi sahne kostümleri, pahalı takıları ve kendine özgü konuşma tarzıyla her zaman gündemde kalan sanatçı, “Fevkaladenin fevkinde” gibi unutulmaz ifadeleriyle de popüler kültüre damga vurdu.

Son Söz
Bülent Ersoy, sahneye ilk çıktığı günlerden bugüne kadar, Türk müziğine ve toplumsal dönüşüme büyük katkılar sunmuş bir efsanedir. O, sadece bir sanatçı değil, aynı zamanda bir devrimcidir. Şimdi de hala büyük bir hayran kitlesine sahip olan Ersoy, sanatı ve hayatıyla ilham vermeye devam ediyor.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

error: Content is protected !!